-
1 boş
boş leer; Haus leer (stehend); Person, Taxi, Zeit frei; unbeschäftigt; Furcht, Worte sinnlos; Niete f (beim Loseziehen);boş bulunmak fig (einen Augenblick) abwesend sein;boş çıktı nichts gewonnen (beim Loseziehen);(eli) boş dönmek unverrichteter Sache zurückkehren;boş durmamak rührig sein;boş düşmek Frau geschieden werden (nach islamischem Recht);boş gezmek faulenzen; fam arbeitslos sein;boş gezenin boş kalfası Oberfaulenzer m;boş inanç Aberglaube m;boş söz dumme(s) Zeug;boş ver! mach dir nichts daraus!, egal!;-i/-e boş vermek sich (D) nichts machen aus;boş zaman Freizeit f;boş yere unnötig;boşa çıkmak sich nicht erfüllen, enttäuscht werden;boşa gitmek verpuffen, unnütz sein
См. также в других словарях:
boş inanç — is., cı Kaynakları bilimsel ve dinî temele dayanmayan, dar, biçimci inanma, batıl itikat … Çağatay Osmanlı Sözlük
boş — sf. 1) İçinde, üstünde hiç kimse veya hiçbir şey bulunmayan, dolu karşıtı Yaralı kaymakamla iki emir eri de boş kalan kompartımana rahatça yerleştiler. A. Gündüz 2) Görevlisi olmayan (iş, görev), münhal Boş kadro. 3) Yapılacak işi olmayan, işsiz… … Çağatay Osmanlı Sözlük
inanç — is., cı 1) Bir düşünceye gönülden bağlı bulunma Otuz yıl boyu, Türk tiyatrosunun, Türk oyunları ile kalkınacağına inancını bir gün yitirmedi. H. Taner 2) Birine duyulan güven, inanma duygusu 3) İnanılan şey, görüş, öğreti Kendi getirdikleri… … Çağatay Osmanlı Sözlük
batıl inanç — is., cı Doğaüstü olaylara, gizli ve akıl dışı güçlere, kehanetlere aşırı derecede bağlı boş inanç, batıl itikat … Çağatay Osmanlı Sözlük
Turkish State Cemetery — Otağ Turkish State Cemetery (Turkish: Devlet Mezarlığı) is a national and military cemetery in Ankara, Turkey, containing the graves of the presidents of Turkey and the high ranked, close companions in arms of Mustafa Kemal Atatürk, the founder… … Wikipedia